Sildenafil kullanımı tehlikeli mi ?

Sildenafil erektil disfonksiyonun tedavisinde kullanılan bir ilaçtır.

Erkeklerde sertleşm bozukluğu tedavisi için öncelikle 25 mg (düşük doz) ile 100 mg (yüksek doz) arasında değişen hap şeklinde reçete edilir. 

 Son on yılda sildenafil tüm dünyada en çok reçete edilen ilaçlardan biridir. Sildenafil'in piyasaya sürülmesi, kaygı, depresyon veya bozulmuş ereksiyon nedeniyle düşük benlik saygısı çeken hastaların yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyerek sertleşme sorunun tedavisine değerli bir katkı yapmıştır. Sildenafil, penisde, daha yüksek cGMP düzeylerini koruyarak kan Damarı düz kaslarını gevşetir, böylece penise kan akışını iyileştirir ve penis sertleşmesini arttırır. Bu, cinsel uyarılmaya daha iyi bir yanıtla sonuçlanır. Sildenafil karaciğerde enzimler tarafından parçalanır ve yarılanma ömrü dört saattir.

KALICI SERTLEŞME SORUNU TEDAVİSİ

Sildenafil kadınlarda kısırlık tedavisine etkisi var mı?

Başarılı bir gebelik için, üç ön koşul vardır, sağlıklı bir embriyo, sağlıklı rahim ve embriyo ile  rahminin uyumu.
Rahim iç yüzeyi kalınlığı (endometriyum)  tüp bebek tedavisinde  başarı için önemli bir faktördür. Zayıf duvar, tüp bebek başarısızlığın ana nedenidir ve başarılı bir gebelik için kritik öneme sahiptir. Sildenafil sitrat , 1998'den beri erkeklerde sertleşme sorunu için dünya çapında kullanılmaktadır. Bu ilaç, nitrik oksidin (NO) düz kas gevşemesi ve damar genişlemesi üzerindeki etkilerini güçlendirebilir.
Sildenafil sitrat rahim kan akışını iyileştirir ve burda hücerelerin çoğalmasına yol açar. Sildenafil sitrat ince rahimli hastalara uygulanabilir ve endometriyal büyümeyi ve gebelik sonuçlarını iyileştirmede etkili olabilir. 

1452 hastayı içeren bir meta araştırmada  sildenafil sitrat tedavisi ince bir rahim iç duvarına (endometriyuma) sahip kısır kadınların sildenafil sitrat kullanımından fayda sağladığını göstermektedir. bu sonuç ümit verici çünkü ince bir endometrium için potansiyel bir tedavi öneriyor.
Kadın kısırlığında Sildenafil tedavisinde  kalite kanıtlara ulaşmak için daha fazla sayıda araştırmaya ihtiyaç vardır. Bu yazının içeriği tedavi içermez , bilgilendirme amaçlıdır.

Sildenafil Erkek Kısırlığında Sperm Kalitesini Yükseltir Mi?

Erkek kısırlığının tedavisinde Sildenafil etkilerini inceleyen çalışmalara baktığımızda.

Sildenafil , erkek kısırlığı olan hastalarda sperm kalitesini iyileştirmek ve doğurganlık hedefine ulaşmak için giderek daha fazla kullanılmaktadır. 1.211 erkeği kapsayan çalışmada, Sildenafil ile sperm konsantrasyonunun, düz progresif hareketliliğin, normal formların morfolojisinin ve progresif hareketli spermin önemli ölçüde iyileştiğini gösterdi. Bununla birlikte, semen hacmi ve sperm sayısı sonuçları çelişkilidir. Bu çalışmanın sonuçları, Sildenafil inklinik uygulamada erkek sperm kalitesini iyileştirebileceğini göstermektedir.

PDE5i sperm kalitesini nasıl artırır?

Sildenafil , korpus kavernozumda PDE5'i inhibe eder ve hücre içi cGMP seviyesini yükseltir, vazodilatör etki ile NO içeriğini arttırır, böylece düz kasların gevşemesini teşvik eder ve penil ereksiyona neden olur. NO'nun rolü, kromatin konsantrasyonundaki değişikliklerde, sperm morfolojisinde ve seminifer epitelden spermin nihai olarak salınmasında önemli bir rol oynayabilecek çalışmalardan sonra doğrulanmıştır. 

NO spermatogenez, steroid üretimi ve apoptotik hücre ölümü ile ilişkili olabilir. Bu nedenle, PDE5i tarafından geliştirilmiş prostat ve testiküler parankimdeki NO-aracılı mekanizma, iyileştirilmiş sperm kalitesinin temeli olabilir. 

Bazı araştırmacılar, PDE5i'nin ejakülatuar konsantrasyon üzerindeki olumlu etkisinin, seminal sistemdeki belirli düz kas yolları üzerindeki etkisinden kaynaklanabileceğine inanmaktadır. 

Farklı PDE5'ler, doğrudan testis üzerinde etki ederek insan testosteronunu arttırır, epididimal sperm olgunlaşma sürecine ve ardından oligoastenospermiklerde optimal sperm motilitesini elde etmek için spermatozoal potansiyelde iyileşmeye yol açabilir. 

Erkekler Sildenafil ve Vardenafil, Leydig hücrelerinin salgılama fonksiyonunun artmasına yol açan serum insülin benzeri 3-peptit seviyesini artırabilir ve bu da Sertoli hücreleri tarafından daha iyi salgılanmasına neden olur. Ek olarak vardenafil, hücre içi cGMP'yi artırmak için doğrudan sperm mitokondrisi veya kalsiyum kanalları üzerinde etki ederek sperm hareketliliği üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabilir.

Çalışmalar, kısırlığın neden olduğu psikolojik stresin spermatogenezini araştırmıştır. ve ayrıca erektil işlevi etkileyebileceğini de göstermiştir. Sildenafil , erektil işlevi iyileştirebilir ve sperm parametreleri üzerinde olumlu etkisi olan bu psikolojik stresi azaltabilir

Önceki bir çalışmada, sildenafil veya vardenafil gibi farklı PDE5'lerin prostat salgılama fonksiyonunu artırabileceği gösterilmiştir.

Çünkü prostat bezinin salgıladığı maddeler sperm hareketliliğinin korunmasında önemli rol oynar.

Avanafil'in toplam hareketli sperm yüzdesini ve progresif hareketli sperm yüzdesini arttırdığı, ancak sperm DNA bütünlüğünü etkilemediği bulundu; bunun prostat salgılama fonksiyonundaki bir artışla ilişkili olduğu kanıtlanmıştır. 

Çalışmalar, tadalafil'in erektil işlevi iyileştirdiğini ve artan cinsel aktivitenin testosteron düzeylerinin artmasına neden olabileceğini göstermiştir. Androjenlerin sperm kalitesi üzerindeki etkisi açıktır .

Erkek infertilite hastalarında PDE5is'in etkinliği üzerinde bu faktörlerin etkisini, yaş ve komorbiditelerin sınıflandırılması ile birlikte analiz etmek için gelecekte daha fazla çalışmaya  ihtiyaç vardır.

Erkek kısırlığı tedavisinin temel amacı, sperm ve yumurtanın döllenmesine, son gebeliğe ulaşmasına ve hatta doğum yapmasına yardımcı olmaktır. Şu anda erkek sperminin bazı göstergelerini iyileştiren, böylece döllenmeyi iyileştiren, PDE5i tedavilerinden sonra henüz hamileliği veya doğurganlığı artırdığını gösteren bir çalışma yoktur.(laboratuvar/klinik araştırma sonuçları veya başka herhangi bir veri) yoktur.

PDE5is ile tedavi edilen erkeklerde sperm kalitesinde bir iyileşme gösterse de, bu tedavinin dünya çapında kabul edilmesinden önce daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. 

İnsanlığın sanayileşme süreci ile birlikte kısırlık tüm dünyada erkek sağlığı için bir tehdit haline gelmiştir. Erkek kısırlığının çoğu bilinmeyen birçok nedeni vardır. Fosfodiesteraz-5 inhibitörleri (Sildenafil ), erektil disfonksiyonu (ED) tedavi etmek için birinci basamak ilaçlardır. PDE5, nitrik oksit (NO) türevi siklik guanozin monofosfatın (cGMP) bozunmasını önleyerek, PDE5'in katalitik bölgesine rekabetçi bir şekilde bağlanır. Cinsel uyarım sırasında penil kan akışını arttırır ve böylece penil ereksiyonunu arttırır. 

  Azitromisin, diltiazem ve kolşisin gibi ilaçları kullanan kişiler tarafından sildenafilin dikkatli kullanımı tavsiye edilir.

İlacın 18 saate kadar süren etkisi nedeniyle oynak kan basıncı ölçümleri olan hastalarda da dikkatli olunmalıdır. Sildenafilin tüm vücut için kan damarları genişletici etkisi olduğundan, Kalp hastalığı gibi kan basıncı değişkenliği  durumları olan hastalar riski altındadır. 

Alfa-adrenerjik blokerler ( prostat ilaçları ) ve diğer anti-hipertansif ilaçlar gibi yakın etkiye sahip ilaçlar alan hastaların sildenafilin en düşük tedavi dozunda  tüketmeye başlamaları önerilir.

Sildenafil ve nitratın ( Bir kalp ilacı ) birlikte uygulanması kan basıncı bozulma riskinden dolayı yasaktır ( aynı şekilde alkol içinde geçerlidir). Yaygın olarak bildirilen yan etkiler arasında baş ağrısı, kızarık cilt, mide ekşimesi, burun tıkanıklığı, sırt ağrısı ve kas ağrısı yer alır.

Görme bozukluğu, Sildenafil kullanan hastalarda, özellikle 100 mg'ın üzerindeki daha yüksek dozlarda, mavi-yeşil tonlu görme, ışık algısında artış ve bulanık görme gibi şikayetler bildirilmiştir.

Seyrek olarak, sildenafil, priapizm(sertleşen penisin inmemesi ) olarak da bilinen, cinsel uyarı yokluğunda uzun süre devam eden ağrılı bir ereksiyona neden olabilir. Bu nedenle, orak hücreli anemi veya multipl miyelom gibi priapizme yatkın hastalar ilacı kullanırken dikkatli olmalıdır.

Daha yüksek sildenafil dozları, ilacın etkinliğini artırmadan daha fazla yan etkiye neden olur .

Sildenafil kullanımının bazı hastalarda pro-aritmiye (kalpte ritim bozukluğu )yatkınlık oluşturduğunu ve ölümle sonuçlandığını gösteren bazı vaka raporları vardır .

Sildenafil Kimler İçin Tehlikelidir?

Doğal olarak, her ilacın sonunda ölümle sonuçlanabilecek yan etkileri olduğu için sildenafil ile ilişkili ölüm oranları üzerine çalışmalar yapılmıştır .

Sildenafil'in kullanımının Mart 1998'de piyasaya sürülmesinden sadece sekiz ay sonra 130 doğrulanmış ölüm ve 112 doğrulanmamış ölümle ilişkisi tespit edilmiştir .

1998'de, ilaç piyasaya sürüldüğünde ve dünya çapında klinik deneylere tabi tutulduğunda, denemeler de bile sekiz ölüm bildirilmiştir. 10 yıllık bir süre içinde FDA'ya bildirilen sertleşme ilaçlarının yan etkilerinin gözden geçirilmesi sonucu ,

yan etki bildirimlerinin %8,3'ünün ölüm bildirimi olduğu tespit edildi.

Toplam yan etki bildirimi 26.451 di. Sertleşme sorunu tedavi etmek için kullanılan sildenafil  ile toplam 14.818 yan etki rapor edildi ve bunlar, %12.3 ile sertleşme ilaçları arasında en yüksek ölüm bildirimi sayısıyla ilişkilendirildi.

Sildenafil Hapı Kalbe Zarar Verir Mi?

Sildenafil reçetesiz kullanımıda ölüm nedenlerine katkıda bulunmuştur. Ne yazıkki ülkemizde bu ilaç yaygın bir şekilde eczanelerde yasalara aykırı olarak reçetesiz satılmaktadır hatta birçok aktarda tekel büfelerde satılan bitkisel doğal adı altında pazarlanan ürünlerin içinde etiket dışı olarak mevcuttur. Yapılan araştırmalar da sözde doğal olarak satılan ürünlerin %85 inde ne yazıkki Sildenafil etken maddesi sildenafil mevcuttur

Bu konuda yapılması gereken hastaya sertleşme ilaçlarının riskini anlatmak ilaçla ilgili bilgi vermek hastanın mevcut kullandığı ilaçları gözden geçirmek hastaya hangi ilaçlarla beraber alırsa tehlike yaratabileceğini anlatmak, hastanın efor yani hareket kabiliyetini ve kalp gücünü tespit etmek ve gereken en düşük doz üzerinden Sildenafil tedavisine başlamaktır.

Sildenafil ve Kanser

Sildenafil kullanıcıları arasında   yapılan geniş çaplı  3 araştırma 

Bu konudaki ilk çalışmada 25.848 ABD'li  incelenmiş olup, bunların %6'sı sildenafil kullandığını bildirmiştir . Sildenafil kullanımı melanom ile istatistiksel olarak anlamlı derecede ilişkiliydi  ancak diğer cilt kanserleri ile ilişkili değildi. Sildenafil kullanıcıları arasında sadece 14 melanom vakası bulunmuştur.

Bir sonraki çalışmada, İsveç kayıtları kullanıldı  . Sildenafil kullanıcıları arasında genel melanom riskinde artış olmasına rağmen, doz-yanıt ilişkisi veya yüksek evreli hastalık riski artmamıştır. PDE5i kullanıcılarının ayrıca bazal hücreli cilt kanseri teşhisi konma olasılığı istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksektir.

Sonraki iki çalışmanın her ikisi de İngiltere Klinik Uygulama Veri Bağlantısı'ndan elde edilen verileri kullandı. Erektil disfonksiyonu olan erkekler arasında, Lian ve ark. melanom ile PDE5i kullanımı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulamamıştır . Bununla birlikte,  yedi veya daha fazla PDE5i reçetesi (veya ≥ 25 hapı) olan erkeklerde istatistiksel olarak anlamlı derecede artmış melanom riski ve iki ila beş PDE5i reçetesi ile istatistiksel olarak anlamlı derecede artmış bazal hücreli kanser riski bulmuştur. Matthews ve ark. tarafından yapılan bir başka çalışmada aynı kayıt defteri kullanılmış. Eşleşen kontrollerle karşılaştırıldığında, PDE5i kullanıcılarının melanom, bazal hücreli kanser ve solar keratoz riski istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksekti. 

Son olarak, Pottegard ve ark. Danimarka ve Kaliforniya'dan büyük kayıtlar kullanarak ayrı vaka kontrol analizleri yapmışlardır . Her ikisinde de, PDE5i'nin hiç kullanılmaması veya yüksek kullanımı ile genel melanom riski arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulamadılar. PDE5i kullanımı ile agresif melanom arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki de yoktu. Özellikle, hem PDE5i kullanımı hem de cilt kanseri, sosyoekonomik durumla güçlü bir şekilde ilişkilidir ve bu da yaşam tarzı faktörleri tarafından karıştırılma potansiyeline işaret etmektedir.

PDE5i'nin Gıda ve İlaç İdaresi izleme listesine yerleştirildiği ve birkaç büyük çalışmanın yakın zamanda yayınlandığı göz önüne alındığında, Bu konuda dikatli olunması gerekmektedir.

İşte Sildenafil büyük yüksek profilli davalardan bazıları.

• İşitme Kaybı – 2007 yılında, Gıda ve İlaç İdaresi, Sildenafil etiketinin ani işitme kaybı hakkında bir uyarı içerecek şekilde değiştirilmesini istedi. Bu, beklenmedik işitme kaybı yaşayan 29 erkek vakası ve Pfizer'e karşı açılan davaların ardından geldi.

• Görme Kaybı – Pfizer'in Sildenafil körlüğe neden olmadığı iddiasına rağmen, ilacı aldıktan sonra ani görme kaybı yaşayan erkekler de üreticiye karşı dava açtı. Bir noktada, FDA, görme kaybına neden olan Arteritik Olmayan İskemik Optik Nöropati (NAION) adı verilen bir durumdan muzdarip 38 Sildenafil kullanıcısı vakası bildirmiştir.

• Kalp Sorunları - Sildenafil yapımcılarına karşı açılan ilk davalardan bazıları kalp sorunlarını içeriyordu. Kan basıncındaki ani düşüşün bir sonucu olarak, Sildenafil kalp durması gibi olası kalp komplikasyonlarıyla ilişkilendirilmişti.

• Melanom - Sildenafil Melanom Davası, San Fransisco Bölümü, Kaliforniya Kuzey Bölgesi ABD Bölge Mahkemesinde 3: 18-cv-02139-RS Numaralı Davadır.

Çok Fazla Sildenafil Alırsanız Ne Olur?

Hastalar bazen fazla Sildenafil kullanabilir bunu çoğu zaman bilemeden yaparlar aktarlardan alınan macunların içine karıştırılan Sildenafil tozunun yoğunluk miktarı belli değildir hasta kimi zaman çay kaşığı ile alırken kimi zaman tatlı kaşığı ile tüketir bazen sinirlenir 3 kaşık alır eğer yüksek doz alırsanız olabilicek olan gerçek hikayeleri aşağıda anlatmaya çalıştım.

2017'de bir vaka çalışması, evinin yakınında ölü halde bulunan 34 yaşındaki bir erkeğin hikayesi. Güvenlik kamerası görüntüleri merhumun sendelediğini gösterdi; aracına doğru yürürken yere yığıldı. Merhumun herhangi bir tıbbi geçmişi olduğu bilinmiyordu, kendisine herhangi bir ilaç yazılmamış ve reçetesiz satılan ilaçlar kullanmıyordu. Otopsi bulguları normaldi ve herhangi bir travma belirtisi yoktu. Toksikolojik sonuçlar, yasadışı uyuşturucu veya alkol kanıtı göstermedi. Adamın kanında 0,92 ± 0,13 mg/L konsantrasyonda onaylanmamış bir sildenafil benzeri olan desmetil karbodenafil varlığını ortaya çıkardı. Bu durumda, ölüm nedeni akut desmetil karbodenafil zehirlenmesi olarak bildirilmiştir.

Sildenafil (Sildenafil ) ile diğer ilaçların etkileşiminin, 40'lı yaşlarının ortasındaki bir erkeği ani kardiyak ölüme yatkın hale getirerek ölüme neden olduğuna belirlendi. Sildenafil metabolizmasını etkileyen bir ilacın birlikte kullanılmasıyla ilgili olarak, hasta yanaklarında kaşıntılı bir döküntü için klaritromisin ilacı kullanıyordu. Klaritromisin, sildenafili metabolize eden ve sildenafil toksisitesini artıran CYP3A'yı inhibe eden bir antibiyotiktir. Bu iki ilaçın etkileşimi, bu hastayı ani kardiyak ölüme yatkın hale getirdi.

Son dönem böbrek hastalığı olan hastalarda 50 mg sildenafil aldıktan sonra yaşamı tehdit eden bir yan etki kaydedilmiştir. Bunun nedeni, böbrek hastalığı olan hastaların plazmasındaki ilacın daha yüksek konsantrasyonu olmasıdır.

Başka bir rapor, beyin arter anevrizması olan ve bunun bilmeyen bir hastanın cinsel ilişkiden sonra beyin kanaması nedeniyle ölmesi ve otopsi yapılarak tanı konması , otopside merhumun kanında sildenafil bulunduğunu bildirdi. Bu rapor, sildenafilin damarları birçok farklı mekanizma yoluyla etkilediğini göstermektedir.

Başka bir vaka, eşiyle cinsel ilişki sırasında yere yığılan 66 yaşında bir erkek hastayı tanımlıyordu. Merhumun kalp sorunları olduğu bilinmiyordu ve düzenli olarak herhangi bir ilaç kullanmıyordu. Bir yıldan fazla bir süre boyunca, cinsel ilişkiye girmeden 30 ila 60 dakika önce ağızdan 50 ila 100 mg sildenafil aldı. Karısı ayrıca merhumun cinsel birleşmenin ortasında göğüs ağrısı ve halsizlik yaşadığını ve cinsel ilişkiden birkaç dakika sonra bayıldığını ifade etti. Ertesi gün otopsi yapıldı. kalp kesesinde 200 mg'lık bir pıhtı kaydedildi. Hem çıkan hem de inen kısmı içeren bir aort damarında yırtılma tespit edildi.

Başka bir vaka, yanında 25 tablet Sildenafil içeren bir paketle çürümüş cesedi bulunan 80 yaşında bir erkek . Ölenin ailesi, kronik kalp yetmezliği ve hipertansiyon şikayeti olduğunu, düzenli olarak prostat ilacı ve idrar söktürücü kullandığını söyledi. Otopsi sildenafil'i ölüm nedeni olarak gösteremedi, ancak merhumun aslında ölümünden önce sildenafil aldığını gösterdi. Ayrıca sildenafil, geçirilmiş kalp krizi, şiddetli damar sertliği ve hipertansiyon da yasaktır.

Arabasında ölü bulunan 60 yaşındaki bir erkekten de örnekler alındı. Adam, yakın zamanda cinsel aktiviteye katıldığını düşündüren koşullarda üzerinde sildenafil hapları ile bulundu. Otopsi sırasında akciğer ödemi ve önceki önceki kalp krizi belirtileri ile birlikte ciddi beyin ve koroner damar daralması bulundu. Toksikolojik incelemeler, vücut sıvılarında ve dokularında Sildenafil varlığını doğruladı. Tespit edilen ölüm nedeni, akut kalp yetmezliği idi [ 26 ].

Başka bir vaka raporunda, orta düzeyde kalp hastalığı riskine sahip 56 yaşında bir erkek, vücudunun yakınında boş bir Sildenafil kutusu (50 mg, 12 tablet) ile evde ölü bulundu. Otopsi incelemesinde koroner arter daralması ile kalp büyümesi bulundu .

Başka bir vaka sunumunda, 43 yaşında bir erkek bir otel odasında cinsel ilişki sırasında öldü ve odada 25 mg Sildenafil tablet ve verapamil dahil olmak üzere birkaç ilaç içeren bir hap kutusu, iki Sildenafil hapı eksik olarak bulundu. Adam birkaç yıldır kardiyovasküler hastalık ve sertleşme bozukluğu tedavisi görüyordu. Bu olgunun otopsi raporunda birden fazla bulgu vardı: kalp büyümesi, ciddi aort damar sertliği, ve ödemli akciğer. otopsi raporu, sildenafilin kanında, idrarında, mide içeriğinde ve saçında bulunduğunu ortaya koydu; ayrıca kanda tedavi dozunun üzerinde ölçülen verapamil bulundu.

Beş vakadan dördü kardiyovasküler bozukluklardan ölürken, üçünün kanlarında sildenafil için yapılan testler pozitif çıktı. Sildenafil kullanıcıları için kalp riski, ilacın piyasaya sürülmesinden bu yana incelenmiştir. Bununla birlikte, tıbbi bir kontrol yapılmadan Sildenafil kullanan hastaların Sildenafil kullandıkdan sonra gizli kalmış kalp hastalığının gün yüzüne çıkması alışıldık bir durumdur. Çünkü Sildenafil başka kullanım sonrası fiziksel performans gereken başka bir ilaç yoktur.

Sildenafil Kullanamıyorsan Ne Yapmak Gerekir?

Aslında sildenafil reçetesi verilmeden önce hastaların kalp hastalığı açısından tetkik edilmesi önemlidir, ancak ilacın tüm eczanelerde reçetesiz bulunabilirliği, uygulanmasını zorlaştırmaktadır. Karşı önlem olarak sildenafil, özellikle kardiyovasküler hastalık ilaçları ve nitrat ilaçları kullanan hastaların ilaçları kapsamlı bir şekilde değerlendirildikten sonra reçete edilen bir ilaç haline getirilmelidir. Ayrıca sildenafil ile etkileşimi kanıtlanmış ilaçlar reçete edilen hastalara takiplerinde düzenli olarak eğitim verilmeli ve vakum pompası, alprostadil intraüretral pelet (fitil), intrapenil alprostadil veya papaverin enjeksiyonları gibi alternatifler önerilmelidir. ve penil protezler veya penil revaskülarizasyon gibi cerrahi alternatifler değerlendirilmelidir.

Sonuç olarak, sildenafil ile ölüm arasında doğrudan bir ilişki bağı kurmak zordur . Bazı araştırmalar sildenafil'i ölümlerin suçlusu olarak gösterse de. Sildenafil etken maddesi olan sildenafilin kalbe net olarak zararını gösteren bir çalışma şu ana kadar yoktur. Sildenafil kullanımını takiben beklenmeyen ölümleri açıklamak için cinsel aktiviteye bağlı bir ölümden şüpheleniliyorsa sildenafil düzeylerini kontrol etme tavsiyesi ile birlikte ileri çalışmalar, araştırmalar ve eksiksiz otopsiler gereklidir. Doktorunuza danışamadan sertleşme güçlendirici ilaçları kullanmayın