Sertleşme Sorunu (Erektil Disfonksiyon) Tanı ve Tedavi Yaklaşımları

İktidarsızlık ya da sertleşme bozukluğu, cinsel ilişkinin sağlanması için gerekli penis sertliğinin olmaması ya da sürdürülememesi durumudur.

Sertleşme problemi, hemen hemen 40 yaş üstü erkeklerin yarısında farklı derecelerde mevcuttur. Hastalar genellikle 30-40 yaş civarında bu sorunla karşılaşmaya başlar, sanki hiç bitmeyecekmiş gibi gelen cinsel güçlerindeki azalmayla karşılaştıklarında, akla gelen ilk soru nedir?

Asıl Cinsel Organımız Beyindir

Penis, yalnızca beynin arzularını yerine getiren bir “emir eridir”. Ama duygusal ve hassastır.

Cinsel ilişki sırasında beyinden gelen sinyallerle penis kanla dolarak sertleşme meydana gelir; yani penis tam anlamıyla damarsal bir organdır. İşte bu noktada damar, sinir ve beden sağlığı çok önemlidir.

Peki, Ereksiyon En Çok Nelerden Etkilenir?

Hormonlar, Meslek, Stres, Sigara, Alkol, Obezite, Hipertansiyon, Kronik hastalıklar, Madde bağımlılığı, Çevresel faktörler, Yaş.

Aslında bu yazdıklarımızın çoğu yaşam tarzına girmektedir.

Ereksiyon Problemi Olan Hastanın Değerlendirilmesi

Hasta bir bütün olarak değerlendirilmelidir. Hastaya "şu ilacı kullan, düzelir" deyip göndermek, hastaya geçici bir iyilik hali sağlamaktan başka bir yararı yoktur. Özellikle sertleşme sorunu yeni başlayan hastalarda altta yatan ciddi bir hastalığın ilk belirtilerinden biri olabilir. Hastayı kafasındaki soru işaretleriyle yalnız bırakmak doğru bir yaklaşım olmaz.

Ereksiyon problemi olan bir hastanın aslında hayatında yanlış giden bir problemi vardır ve çoğu zaman başka bir hastalığın erken belirtisi olabilir. Pek çok hasta iyi değerlendirildiğinde en azından geri kalan cinsel gücün korunabilmesi ve iyileştirilmesi için ya da başka sağlık sorunlarına sebep verecek başka bir hastalığın önüne geçilebilir. Unutmamak gerekir ki penil ereksiyon, sizin beden sağlığınızın göstergelerinden biridir. Bu da damar sağlığı, kalp sağlığı ve beden sağlığı demektir. Erkekler sertleşme sorunu yaşayıncaya kadar aslında sertleşmenin ne kadar kıymetli olduğunu anlamazlar.

Hastayı değerlendirirken her şeye dikkat etmek gerekir: aile ve iş hayatındaki dalgalanmalar, cinsellikle ilgili tabular, hastanın cinsellik hakkındaki bilgisi, sosyoekonomik durumu, partneri ile arasındaki iletişim, kronik hastalıkları, kullandığı medikal tedaviler, alışkanlıkları, ameliyatları, hastalığın süreci ve şiddeti, hastanın ve eşinin beklentileri. Hastayı değerlendirme süreci kan testleri ile devam eder. Burada hormonlar, özellikle testosteron seviyesi ve vitamin seviyeleri çok önemlidir. Ne yazık ki modern yaşam tarzı, yanlış beslenme ya da kötü alışkanlıklar yüzünden birçok hastamda çok düşük testosteron seviyeleri tespit etmekteyim. Dengeli bir beslenme ve düzeltilmiş yaşam tarzı ile bunun önüne geçilebilir. Başlangıçta biraz vitamin takviyesi kullanmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Özellikle geç erektil disfonksiyon hastalarında erken dönemde başlanan cinsel gücü artırıcı haplar, hastada ciddi derecede psikolojik bağımlılık yapmaktadır. Hastada bir önceki başarısız cinsel ilişki tecrübesi, bir sonraki ilişkiyi garantiye alma kaygısına sokar. Hasta hap kullanmadan bile yapabilecek olsada artık hapın tuzağına düşmüştür. Kullanılmaması taraftarı değilim ama hastanın bu davranışı üzerinden atıp kendine güven kazanması çok uzun bir süreç alacaktır. Tedavinin başında hastaya azaltarak verilecek dozda başlanabilir.

Sık Yapılan Hatalar

Başvuru zincirindeki doktoru ekarte etmek.

Birçok hasta ilaç tedavisini aktardan ya da internetten temin etmektedir; bu da hayatını riske atmaktadır. İnternette ya da aktarlarda satılan cinsel gücü artırıcı iddiasındaki ürünlerin hemen hemen hepsinde kaçak madde bulunmaktadır. Ne yazık ki kutuların üstünde bu yazmaz; satıcıya sorulduğunda satıcı bunu inkar eder. O yüzden bu nedenle satılan ilaçların %95'i sahtedir. İnsanlardaki para kazanma ve kolay inanma dürtüsü mevcut olduğu sürece problemi ortadan kaldırmak pek mümkün gözükmüyor.

Yukarıdaki hatalardan sizi konu ile ilgili eğitimini almış üroloji uzmanları koruyabilir. Cinselliğiniz pornoya, seks tacirlerine, aktara ve diğer şifacılara bırakılacak kadar önemsiz değildir.

Üroloğunuz size gerekli tedaviyi planlayacaktır.

Son söz: İyi bir cinsel yaşam herkesin hakkıdır. Dediğimiz gibi cinsellik beyin ile başlar. Sağlıklı bir cinsel yaşam için en önemli konu yaşam tarzıdır. Yaşam tarzında ciddi değişiklikler yapılmadığı sürece tedavi olma ya da elindeki ereksiyonu koruma şansınız olamaz.